tag:blogger.com,1999:blog-366815442024-02-20T17:26:27.891+02:00Kendi Çapımdahavadan sudan, içten, hayattan, ondan, bundan,
şundan, <br>bunaldıkça, güldükçe, paylaşmak icin...shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.comBlogger1065125tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-70461999115871296772022-02-24T15:36:00.001+02:002022-02-24T15:39:14.899+02:00Kalp Ezmesi<div class="separator" style="clear: both;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEj2I-feNnKLCDU2evB7i1Y8QLBKIw-gwWCY1cUEQBbtQvjYwyg_N7N8tNkRK3qidJAXXxMIGH0XyqsbSn3iutMBRH43k64hrEjbA1CGHqowMJIqpZRM27DECiAJylxeN1iS8eBIdvbZizAobvFugThrfEmydG3txWufHBKCZoEmwF-ldsyf7Q=s281" style="clear: left; display: block; float: left; padding: 1em 0px; text-align: center;"><img alt="" border="0" data-original-height="260" data-original-width="281" height="185" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEj2I-feNnKLCDU2evB7i1Y8QLBKIw-gwWCY1cUEQBbtQvjYwyg_N7N8tNkRK3qidJAXXxMIGH0XyqsbSn3iutMBRH43k64hrEjbA1CGHqowMJIqpZRM27DECiAJylxeN1iS8eBIdvbZizAobvFugThrfEmydG3txWufHBKCZoEmwF-ldsyf7Q=w200-h185" width="200" /></a></div><p> </p><p style="margin-left: 40px; text-align: left;">Derinlerden kırılıyor kalbim bazen. </p><p style="margin-left: 40px; text-align: left;">Ezile ezile, sayısız parçaya bölünüyor. </p><p style="margin-left: 40px; text-align: left;"> Passive voice kuruluyor mecbur cümleler, öznesi belirsiz. </p><p style="margin-left: 40px; text-align: left;"> Fakat kağıda düşülmese de notu, derinde izi kalıyor.
</p>shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-65730526052884435572021-04-07T17:26:00.005+03:002021-04-07T17:31:49.067+03:00Göl<p>Avusturya'da bir gölde yüzüyor olabilirdim bugün. Kenarında oturabilirdim veya, derin bir nefes çekip, içkimi yudumlayabilirdim. Sıcak ve bir miktar gevşek bir gülümseme yerleştirebilirdim ağzıma. Güzel olurdu...<br /></p>shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-27947161514090284342020-03-16T10:14:00.000+02:002020-03-16T10:14:01.861+02:00Corona'lı GünlerYıllar sonra bugünlere bakıp nasıl da ucuz atlattık diyebilmeyi umuyorum.<br />
Dünyayı sardı Covid-19 virüsü, stresi de tüm bünyeyi...shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-39192942464043355772020-02-18T17:34:00.001+02:002020-02-18T17:36:04.086+02:00Merkür Retrosu<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe allowfullscreen="" class="YOUTUBE-iframe-video" data-thumbnail-src="https://i.ytimg.com/vi/46WNBhcEZbo/0.jpg" frameborder="0" height="266" src="https://www.youtube.com/embed/46WNBhcEZbo?feature=player_embedded" width="320"></iframe></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
"Son aşk" etiketiyle yazılar yazıyorsun, </div>
<div style="text-align: center;">
toprakmışcasına avuç avuç kalbinin tabanına yerleştiriyorsun, </div>
<div style="text-align: center;">
üzerine tohumlar ekip çocuklar büyütüyorsun, sonra...</div>
<div style="text-align: center;">
Sonrası, merkür retrosu etkisi*</div>
<div style="text-align: center;">
<span style="font-family: inherit; font-size: x-small;"><br /></span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: inherit; font-size: x-small;"><i>*Bugün Merkür Retrosu başlamış, gazetelere göre "<span style="background-color: white;">Tüm bu süreçte hayatımıza adeta kaos hakim olacak. Yanlış anlaşılmalar, birbirini dinlemeyen insanlar, teknolojik aksaklıklar, son anda iptal olan planlar, bir anda alt üst olan ilişkiler ve daha neler neler."</span></i></span></div>
shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-22270741014379646482019-04-10T14:35:00.000+03:002019-04-10T15:45:43.568+03:00Pöff<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhHJODynQVq-OFnwNs864aLQKuhKpCt8a8mRd2Uw1PpVS0B7HuD7dwEWL4lOJCSb2D3EKl6vlypZVpTD3yAqfX24xoXpXB8RKMCjXkpdzyyI4cm98PFsecmZqs0hIdTSaluEF-I/s1600/baygin.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="511" data-original-width="1600" height="127" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhHJODynQVq-OFnwNs864aLQKuhKpCt8a8mRd2Uw1PpVS0B7HuD7dwEWL4lOJCSb2D3EKl6vlypZVpTD3yAqfX24xoXpXB8RKMCjXkpdzyyI4cm98PFsecmZqs0hIdTSaluEF-I/s400/baygin.jpg" width="400" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
Kayda geçmesi gereken, onlarca duygu düşünce biriktirdim epeydir. Anne oldum mesela, şu kısacık cümle bile çok garip geliyor yazdığımı okuyunca kulağıma. Ama öylesine derin ki kağıda dökmek zorlu bir mücadele. İyisi mi hazır paylaşasım gelmişken, söylemeli yüzeysel bir iki cümle...<br />
Son iki ayı bir makaleyi ve bir projeyi yetiştirmeye çalışarak, en yoğun şekilde ders vererek geçirdim, oralarda değil de bugün bir toplantıda çok bunaldım. Mutlaka bir birikmişliğin sonucudur, ama durmak istediğim yerin, beraber bulunmak istediğim kişilerin, yapmak istediğim işin bu olup olmadığını sorguladım toplantı boyunca. Cevap her zamanki gibi gri, Evet / Hayır demek mümkün olmadığı gibi, çok faktörlü bir yapı eldeki, sahip olması gereken de çok dereceli bir cevap anahtarı. Hava bulutlu, sular bulanık, dünya yalan...</div>
shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-70970385804595966962018-04-30T09:50:00.000+03:002018-04-30T09:50:10.948+03:00VedaAralık 2002'de doğup, birkaç aylıkken sokağımızda buldu kendini bir sokak köpeği,<br />
Deli kız kapıp getirdi evimize, o ara parklarda çok aradık annesini,<br />
Bulamayınca bahçeli bir evi olsun istedik,<br />
Biz ona bahçeli bir ev arayadururken, o fethedip gönülleri yerleşti bize,<br />
Dün, kalbimizden değilse de, evimizden uğurladık kendisini...shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-63051410202755549192017-05-19T16:25:00.002+03:002017-05-19T16:25:29.424+03:00Grinin 50 Tonu<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhYscH3qsPsVRrxs0QHn9hOqfVr8WUeARmdC2yX5XjS4V4zaEDcJDidbUnNYxzn_ACA2fkF2RYQLLy_oGGRRkKrrH2IJL-dODxkgC5I28_7PeAiXftkkpjCq6Id5ukl49ZhdtzC/s1600/grinin50tonu.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhYscH3qsPsVRrxs0QHn9hOqfVr8WUeARmdC2yX5XjS4V4zaEDcJDidbUnNYxzn_ACA2fkF2RYQLLy_oGGRRkKrrH2IJL-dODxkgC5I28_7PeAiXftkkpjCq6Id5ukl49ZhdtzC/s320/grinin50tonu.jpg" width="238" /></a></div>
Grinin 50 tonu müstehcen bir romandan ziyade dünyamı tanımlıyordu.<br />
Siyah beyaz olsaydı her şey daha mı iyiydi acaba?<br />
Şu küçük aklıyla bu kız, alaca bulaca griler arasında neye sevinip ne üzüleceğimi kestiremiyordu. <br />
<br />
Not: Aile boyu Linz'deydik geçen hafta...shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-8321972254884647362017-05-04T21:47:00.000+03:002017-05-04T21:47:20.114+03:00Bilyelerim<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg29QN2KVu7JP-z9IMqUkv-FVpAICdBA2M2QvDL_LO7oxK7GiA2JLYeAof1_8OodXfl6oU_M-TQE6lAcIp3hPGGUCSPlR1vKQb6TGYIyFAWvKF-xJshYbGjfsC2bXtQLHrp9Afv/s1600/bilye.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg29QN2KVu7JP-z9IMqUkv-FVpAICdBA2M2QvDL_LO7oxK7GiA2JLYeAof1_8OodXfl6oU_M-TQE6lAcIp3hPGGUCSPlR1vKQb6TGYIyFAWvKF-xJshYbGjfsC2bXtQLHrp9Afv/s1600/bilye.jpeg" /></a></div>
<div style="text-align: center;">
Cicoz & Misket :)</div>
shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-7775710158460553672016-11-15T00:01:00.000+02:002017-05-04T21:49:14.304+03:00Yazıklar Olsun<div style="text-align: justify;">
Yazıklar olsun yazmayan ellerime, klavyede süzülmeyen parmaklarıma, yazıklar olsun umutsuzluğa sürüklenip içine kapanan yüreğime, yaz emri vermeyen beynime, en başta da bana bunu hissettirenlere. Öyle çok acıyla dolu ki ülkem, mutluluğumu paylaşmak utanç kaynağına dönüştü; yazmak, yayınlamak bundan zor geliyor. Oysa ne çok şey geçiyor başımdan günlüğe not düşmelik...</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
En azından Linz'e gelişimizden, deyim yerindeyse başarıyla ülkeden çıkabilme maceramızdan başlamalı; çıkış iznimizi ve uçak biletimizi almanın, bavlu toplamanın saatlerle sınırlı olduğu, ağlanacak halimize güldüğümüz, Şeyma'nın sınırdan zor geçişi ile taçlanan şu acaip maceramızdan başlamalı.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Ağustos 2016'ta Şeyma'yı da yanımıza katarak yaptığımız Avrupa gezisini anlatmalıyım mesela uzun uzun. Frankfurt'ta eşimle buluştuğumuzu, Lüksemburg, Brüksel, Brugge, Amsterdam'ı gezerek Düsseldorf'ta ayrıldığımızı. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
JKU'da nasıl vakit geçirdiğimi. İlk kez keynote speaker oluşumu, heyecanımı, Markus'un yönettiği bölümde işlerin nasıl yürüdüğünü, çalışma ortamını, GeoGebra'ya ilişkin gamification ve social network toplantılarını, ofis partilerini, çaydanlık siparişini, oynadığımız kutu oyunları, Bella Casa'nın sarmısak çorbasını, VaPiano'daki gamzeli aşçının mantarlı risottosunu, Gelbes Krokodil'in vejeteryan yemeklerini, Wolfgang ile başlayan ev gezmelerini, Brezilya'lı arkadaşımız Diego'nun yardımseverliğini, Melanie'nin ev yapımı schapps hediyesini, Alicia'nın şehir hakkında verdiği ipuçlarını, her başım sıkıştığında Manuela'nın çözmesini, gölde yüzme deneyimlerimi, Gökhan-Nazan-Selin'in Linz ziyaretini, annemlerin ve Gürk'ün gelişini... Sonra Linz'e ara verip, proje toplantısı için Romanya / Cluj'a gidip Fat ve Turg ile buluşmamızı, ardından Almanya / Mannheim'a geçip Markus, Meli, Gök ve Vildan'la takıldığımızı...</div>
shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-28662216956222210692016-11-07T22:02:00.003+02:002016-11-07T22:02:22.883+02:00Sana söz baharlar gelecek :)<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjtPyScNLavYuWnul4D50OMnkgsfNW3_2LPCWGusKRS6LZjtlt5AJB8I1LMpunr5FydjgYtwRDUTEdjQVlXEHMVoezRQriMjRZnyiYHQB1tXXRcdn25FqaQlS7KzQhlf2T78UcK/s1600/0111_Bowie.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjtPyScNLavYuWnul4D50OMnkgsfNW3_2LPCWGusKRS6LZjtlt5AJB8I1LMpunr5FydjgYtwRDUTEdjQVlXEHMVoezRQriMjRZnyiYHQB1tXXRcdn25FqaQlS7KzQhlf2T78UcK/s320/0111_Bowie.jpg" width="320" /></a></div>
<div style="text-align: center;">
"I don't know where I'm going from here, but I promise it won't be boring."</div>
shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-43862819169289793912016-09-27T21:54:00.003+03:002016-09-27T21:54:58.939+03:00Türk Sanat MüziğiTürk Sanat Müziğini bu derece sevecek kadar ne ara yaşlandım ben.<br />
Dedem geliyor aklıma, önünde rakısı, yanağında gökyaşı...shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-71464655851724569922016-08-12T21:55:00.000+03:002016-09-27T21:55:38.774+03:00Avrupa MacerasıDoçentlik kriterleri ve Markus sağ olsun, bir 4 aylık yurt dışı deneyimi daha kazanma planı yaptık. 3 ay görevlendirme alıp, 1 ay izinle birleştirdim, Avusturya Linz'de Johannes Kepler Üniversitesindeyim...shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-86967780282936220052016-08-07T18:52:00.000+03:002016-08-07T18:52:14.398+03:00Ölümüne sessizlikGünlük hayatımız, ülke gündeminin yanında bir hiç olarak kalıyor. Zibil gibi insan ölürken, yaşamında olan biteni paylaşmaya utanıyor insan. Bombalar yerini darbe girişimine bıraktı 15 Temmuz'da. Gerçekten ordu değildi sokaklardaki, oralar o kadar karışık ki anlatmaya gücüm yok. Yıllar sonra dönüp bakarsak bu satırlara, yazarız o günün Google'ına, okur hatırlarız.<br />
<br />
Uzun uzun, dolu dolu, saatlerce yazasım var aslında, ama olmuyor. Tıpkı 4 aylık ABD ziyaretinde olduğu gibi, gidebilirsek bol bol yazarım belki Linz'de... shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-81360428110964421452016-06-07T08:58:00.001+03:002016-06-07T08:58:55.925+03:00Güzel Linz'imizNisan'da Avusturya Linz'deydim. Onu bir ara yazayım...shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-9075438336804500392016-04-02T09:08:00.000+03:002016-04-02T09:08:12.821+03:00Yine Yeniden SakintepeTam bir yıl sonra Gonca'larla yeniden buluştuk Sakintepe'de. Arada bir Ankara Böte grubu, bir Dalsu'larla kaçamağımız olsa da. HUBOTE Reunion'ın Sakintepe'deki ikincisi oldu diyebiliriz bir yıl sonra. Gonca'lar, Alper'ler, Pınar'lar, Gökhan'lar, Caner'ler, biz, Fatma ve Turgay'la dev bir kadro ile gittik. Yenilemek lazım bunu tekrar. Hatta daha önce yaptığımız yaz versiyonunu da tekrarlamak lazım :Dshttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-83908688828063690392016-03-15T08:30:00.000+02:002016-04-02T08:34:03.165+03:00Ankara'da Bombalar <div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi9o6yNNHij6zqZsTQjkcBDQnW4YMGopGtgcx9BJgQADcWjSMfycdLnxzmuehL8hzv_4eQie8q-omJwqUgpsVaBOfGDvejOwb65sbxtMvUUld1eD1IpI7lYlwMD_6hhfZz3UN4E/s1600/ankara.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="235" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi9o6yNNHij6zqZsTQjkcBDQnW4YMGopGtgcx9BJgQADcWjSMfycdLnxzmuehL8hzv_4eQie8q-omJwqUgpsVaBOfGDvejOwb65sbxtMvUUld1eD1IpI7lYlwMD_6hhfZz3UN4E/s320/ankara.jpg" width="320" /></a></div>
Son 5 ayda, 3 bomba patladı Ankara'da. İlki miting sırasında garın önünde gerçekleşti, onlar pkk'yı destekliyordu deyip ölenlere sevinenler oldu, ben ağladım. İkincisinde askeri servisi hedef almıştı deyip üzülmeyenler oldu, ben ağladım. Üçüncüsü Atatürk Bulvarı'nda hiçbir şekilde etiketlenemeyen otobüs bekleyen her yaştan insanı hedef aldı, sonunda etkilenenler oldu, ben yine ağladım. Korku hissi her yanımızı sardı, her taraf polis kaynıyor, devamlı aramalar yapılıyor, herkes sabah çıktığı evine sağlam dönemeyebileceği ile ilgili kaygı yaşıyor. Bahar geldi ama sokaklar bomboş...<br />
Nasıl bir kötülüktür aklım almıyor. Lanet cennet vaadleri insanları, intihar bombacısı yapıyor. Fantastik bir filmden kareler gibi, din adı altında bir büyü yapılmış insanlığa, bu fısıltıyı alt edip etkisinden kurtulanlar dünyayı görüp barış içinde mutlu mutlu yaşamak istiyor, büyülenmiş olanlar ise cani birer askere dönüşüyor. Ve hiç bitmeyen bir savaş başlıyor. Sanırım tarihin bir noktasında şimdiki zamanlar da karanlık çağ diye yorumlanacaktır.shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-65565317540662740352016-02-27T13:51:00.001+02:002016-02-27T14:41:31.391+02:00Spor denemeleri<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiYwFcZd_ohMyU7SgIB9YVfWHDeQe9dKFk_jGlZCYyPdAHZfKM8ldFprUbH5JmKgI20XGIpsupCMJTF00Wx8zzZ3an6lto4f4WIXPb9HdvrSdMFzlaGlK-JuKACaVYyRxwMijV-/s1600/group-sport-banner.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="113" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiYwFcZd_ohMyU7SgIB9YVfWHDeQe9dKFk_jGlZCYyPdAHZfKM8ldFprUbH5JmKgI20XGIpsupCMJTF00Wx8zzZ3an6lto4f4WIXPb9HdvrSdMFzlaGlK-JuKACaVYyRxwMijV-/s400/group-sport-banner.jpg" width="400" /></a></div>
Ailece spor yapma çabasındayız. Daha doğrusu annem ve babamı spora zorlarken, kardeşim eşlik etmek zorunda kalıyor, beni de sürüklüyor. Ocak ayında Serenity Studio'da Serenay'la yaklaşık 15 gün kadar sabah jimnastiği yaptık. Dünya tatlısı Serenay'ın programı sonlanınca, babamın bir de yoga denemesine karar verdik. Haftada bir sabah yoga yapacağız bakalım...shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-88516623279962360902016-02-21T13:08:00.000+02:002016-02-27T13:27:56.374+02:00Şeyma ile İspanyaSevgililer gününü tez öğrencim Şeyma ile İspanya / Andujar yollarında kutladık. Herkül'ün başrolünü üstlendiği, ilk AB projemin proje toplantısı vardı. Ekim'de İtalya'ya Desenzano del Garda'ya gitmiştik. Fark ettim ki o güzel seyahati not düşmemişim bloga, yazıklar olsun bana. Pınar, Fatma, Şeyma ve ben Massimiliano'cuğumuzun evini kiralamıştık. Okulda, öğrenci değişimi ile bir araya toplanan 5 ayrı ülke öğrencileriyle çok güzel bir çalıştay yürütümüştük. Karşı sahil olan Sirmione ile Milano ve Venedik turlarını da seyahatimizin başına sonuna eklemiştik. Bu sefer de sonda Madrid turu vardı. Benim şansıma hep daha önce gittiğimiz yerlere tekrar gidiyoruz. Madrid'i de gezmiştik kocacığımla uzun uzadıya daha önce, ama Şeyma ile de ayrı bir keyifliydi :D Kendisine denetmediğim yemek kalmadı. Ben de daha önce yemediğim bir şeyin tadına baktım. Tavşan ve geyik denemiştim, yine yedim, tavşanı değilse de geyiği bu sefer de beğendim. Yeni olarak ise kuş yedim, püre şeklindeydi, hiç sevmedim :/ Önemli olan yeniliklere açık olmak :) Favorim ise Salmorejo idi. Daha önceki İspanya seyahatimden aklımda kalan Gazpacho'ya çok benziyordu zaten. Biraz daha koyu kıvamlısı, içmek yerine yeniyor desek daha doğru olur.<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh2Tg0ouaHpnSdJBrFJAyquddhrzNaYKdNdGN_jTM7e70cPzA7YxNRFXFGP22SG5FJ3YQjEq0IGhhWM7ARdbyHyNiDVdD9NT44RH0MxPst9OGlG6HlKcO39l832x2gt08ymZgFw/s1600/Screen+shot+2016-02-27+at+1.27.00+PM.png" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh2Tg0ouaHpnSdJBrFJAyquddhrzNaYKdNdGN_jTM7e70cPzA7YxNRFXFGP22SG5FJ3YQjEq0IGhhWM7ARdbyHyNiDVdD9NT44RH0MxPst9OGlG6HlKcO39l832x2gt08ymZgFw/s320/Screen+shot+2016-02-27+at+1.27.00+PM.png" width="319" /></a>Gelelim bir hayran kaldığım bir sanat turuna. Madrid'de modern sanat müzesi Renia Sofia'yı daha önce gezmiştim. Ancak bu sefer şansıma 3 aylığına açılmış geçici bir sergiye denk geldim. Constant Anton Nieuwenhuys'ın 20 yıllık projesinin ürünleri - New Babylon. Uzun uzun okumak, derin derin düşünmek lazım eserleri ve altındaki düşünceler üzerine...<br />
<br />shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-74368946999460338082016-02-11T13:07:00.000+02:002016-02-27T13:07:48.211+02:00Bale - Akdeniz Esintisi<div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgU3_f5y4x9d-wXH6rWUdUzwp9XE_JmmbtjVHqwHRBcs9dhf_2kJo5ln1hbdMq1bClOMLwHiBSQF1Sr7FWYXEdoffRAeJjfh5vXiTdIrqBod8jcWTcBNgSRvah1l3lBMbqLZDEK/s1600/Screen+shot+2016-02-27+at+1.06.11+PM.png" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="293" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgU3_f5y4x9d-wXH6rWUdUzwp9XE_JmmbtjVHqwHRBcs9dhf_2kJo5ln1hbdMq1bClOMLwHiBSQF1Sr7FWYXEdoffRAeJjfh5vXiTdIrqBod8jcWTcBNgSRvah1l3lBMbqLZDEK/s320/Screen+shot+2016-02-27+at+1.06.11+PM.png" width="320" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
Ne zamandır güzel bir bale gösterisi izlemek istiyordum, bir türlü denk düşürememiştim. Bir de zaten DOB'dan bilet almak için verilen kıran kırana mücadeleye benim gücüm yetmiyor. Biletlerin çevrimiçi satışa çıkması ile tükenmesi bir oluyor. Neyse ki yine kurtarıcım Fatma devreye giriyor da sayesinde güzel bir akşam geçirebiliyoruz. Akdeniz Esintisi gayet güzeldi. Toplam üç perde ve gittikçe güzelleşiyor. </div>
<br />shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-58478339593585667102016-02-08T12:39:00.000+02:002016-02-27T12:48:30.505+02:00Ankara'dan kimler geçti?İkinci bir AB projesi aldım. 3-5 Şubat tarihlerinde proje ortaklarını Ankara'da ağırladık ve projeyi resmen başlattık. Çok keyifli ve verimli toplantılar yaptık. Acaip heyecanlıyım böyle bir proje yapacağımız (www.mtaii.com) için. Çok güzel bir işe imza atacağımızı düşünüyorum, bakalım...shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-18727058628027682492016-01-25T12:27:00.000+02:002016-02-27T12:36:39.295+02:00Çamkoru'da Kar Keyfi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjhcM5L3NC25zTmxhDWJRrYchRxgqC6NuQ03si1FtItyGMAGYFrPYzVscfJxMwuz0y3JEjlbh2Q58lNgrxEkYpCGIlZaKXxAtA_m4Bxv8mQOylO87yV5UPlGI22zA86lnTRXvg7/s1600/kar.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="212" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjhcM5L3NC25zTmxhDWJRrYchRxgqC6NuQ03si1FtItyGMAGYFrPYzVscfJxMwuz0y3JEjlbh2Q58lNgrxEkYpCGIlZaKXxAtA_m4Bxv8mQOylO87yV5UPlGI22zA86lnTRXvg7/s320/kar.jpg" width="320" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
Bilmem blogda yer almış mıydı daha önce ama bazen günübirlik yürüşüye gidiyoruz, Ankara çevresinde yerlere. Çamkoru da daha önce gittiğimiz yerlerden biri. Bol kar yağışının ardından bir kara bata çıka yürümesi çekti canımız. Karın keyfini sürelim dedik, D&C çifti, Emre ve iki arkadaşıyla vurduk kendimizi yollara. Termosta çayımız, paketli sandviçlerimizle güzel bir Pazar geçirdik :)</div>
shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-28576435868926912052016-01-20T10:02:00.000+02:002016-02-27T12:37:26.686+02:00Bütün hayvanlar eşittir, ama bazıları daha eşittir<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiVPKdPCK4PXiZ3-a7RgZ5dsxzldd-usNJVSjFNj87SMZiOwoWRlI3HGn2vp5r62CxT0Z8rwb-5woc2ZVAupRi8hXNZ81PbW_ieaitqXAvFAfyvXActwSGVYoqxmKDoZPV4lkHB/s1600/Screen+shot+2016-02-27+at+12.17.41+PM.png" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiVPKdPCK4PXiZ3-a7RgZ5dsxzldd-usNJVSjFNj87SMZiOwoWRlI3HGn2vp5r62CxT0Z8rwb-5woc2ZVAupRi8hXNZ81PbW_ieaitqXAvFAfyvXActwSGVYoqxmKDoZPV4lkHB/s320/Screen+shot+2016-02-27+at+12.17.41+PM.png" width="319" /></a></div>
Ne zamandır <b>kitap</b> yorumu yazmadım sanırım bloga. George Orwell - Hayvan Çiftliği ile bir tane ekleyeyim. Orwell'in 1984'ü, tavsiye edeceğim ilk 10 kitap arasına girer. Hayvan Çiftliği de epeydir okuma listemdeydi. Tiyatro oyununa bilet bulunca (Fatma sağ olsun, ekibimizin tiyatro komitesi), apar topar araya aldım okuma işini. 1945'de yazılmış, bugünün Türkiye'sinde maalesef geçerliğini yitirmediğini üzülerek hissettiğiniz inanılmaz yalın ve etkileyici kitap. Akün'de sahnelenen <b>tiyatro</b> oyunu ise güzel bir uyarlama olmuş. İzlemeye değer. Okuyunuz, mümkünse izleyiniz :)shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-792249757890083442016-01-16T09:28:00.001+02:002016-01-16T09:29:22.744+02:00Yazmaca2015'i biri de geri dönük olmak üzere yeni eklediğim, 12 yayınla kapattım. 10 yılı devirmiş blogum ve ondan evvel el yazımla dolu 3 günlüğüm bu kadar seyrek bir yazım görmemişti sanırım. Büyük kararlar almaya pek de meraklı olmadığım yıl sonlarında - yılbaşlarında 'bu sene daha sık yazacağım' demek çok da zorlayıcı bir karar olmaz zannımca. <br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEggsjkHwpr3e32Od9aX_IT85ZRbszwCs0JRUxn_KCJRP9BAMd21OHegyo-vJsxhjkn18grDwJN20bfqyWlhXmb-xcVc8iJXUOvb6jVrxTzAGrI4ANYCT5tmkW9Q7tYPTbBGAVm5/s1600/xfg.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEggsjkHwpr3e32Od9aX_IT85ZRbszwCs0JRUxn_KCJRP9BAMd21OHegyo-vJsxhjkn18grDwJN20bfqyWlhXmb-xcVc8iJXUOvb6jVrxTzAGrI4ANYCT5tmkW9Q7tYPTbBGAVm5/s400/xfg.jpg" width="322" /></a></div>
Yaşam iyice zorlaştı gerçekten, boğazına biri basıyormuş gibi geliyor, her sabah daha boktan bir haber gazete manşetlerini kaplıyor. Son furyada şiddet istemediklerini açıklayan bir bildiriye imza atan akademisyenler tutuklanırken; ben de imzalamış mıydım diyen yanım korkuyor, imzalamadığımı fark edip rahatlayan yanım utanıyor, bu duyguları hissettiğimi gören bir başka tarafım nefretle doluyor, bir diğeri onu sakinleştirmeye çalışıyor, işte böyle tilkiler kafamda dönüyor da dönüyor. Tüm bu baskının yanında işe gidip, günlük yaşantımıza devam ediyor, diğer streslerimizle boğuşuyoruz. <br />
İşte bloga yazma işi, ufak küçük güzel şeyleri buraya yazıp yansıtarak, hem yazarken hem okurken tekrar tekrar yaşamak mantıklı geliyor. Geriye kalan ruh sağlımızı korumak için önemli, kaldıysa tabii. Yazdıklarımdan dolayı sıranın bana geleceğini ya da suskunluk sarmalının dibinde korkudan çürüyüp gideceğimi düşününce, ikisinin ortasında bir yerde bunaldıkça az bir şey yazmak da iyi fikir gibi.<br />
Not: Penguen'in bu kapağında çiz 2014'ün üstünü, yaz 2015'i, maalesef aynı etkiyi yaratıyor, hatta tekrarlanabilirliği acıklı halimizi daha bir ortaya koyuyor.shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-26728395751321964312016-01-09T15:20:00.001+02:002016-01-09T15:20:54.464+02:00Kendine bir çeki düzen vermen dileğiyle hoş geldin 2016<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhI5xDbT2eMh7FdRQxPaqXzxKtv5cBocN9sbD_PQftNtlfb0GgoJMRtfRZQCeGnSQImHPApBqjIfzymwkVYXmTZKHZ5GyNJ2K6Je2Kj009wSAFTTF4IsVQjoX2PhB0IBXiClZCk/s1600/yeniyil_2016.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhI5xDbT2eMh7FdRQxPaqXzxKtv5cBocN9sbD_PQftNtlfb0GgoJMRtfRZQCeGnSQImHPApBqjIfzymwkVYXmTZKHZ5GyNJ2K6Je2Kj009wSAFTTF4IsVQjoX2PhB0IBXiClZCk/s200/yeniyil_2016.jpg" width="152" /></a></div>
Yeni yıla Ankara'da girdik. Önce aileler sonra Dalsu'lardaydık. Selin ve Deniz gelmişti İstanbul'dan, biz de Hakan'lar ve Onur'larla beraber onlarda takıldık. Dalsu'nun büyülü ellerinin değdiği belli olan (ne kadar keyifli olabilirse o kadar) keyifli bir akşamdı.<br />
<br />
2016 kötü başladı, umarım önümüzdeki aylarda, tüm bunlar arkada kalır ve biz bu yılı da sevebiliriz...shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-36681544.post-85566213057866568502015-12-28T15:11:00.000+02:002016-01-09T15:22:59.976+02:00Sağlıklı Günlere...Tam yılbaşı öncesi kötü bir haber aldık, boktan hastalıklar yanımıza yakınımıza yine yaklaştılar :/ Pes etmek yok, tedaviye başladık. Kemoterapi bir yandan, tedaviyi beslenme ile desteklemeye çalışma çabası bir yandan...<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZKS9VOD5AXYVhD2GQ7clbDYTViLdpua5OZMnLdUJa0V4kS7mCps2EEt0MrHXUsnbHIwu3h6iRgKmHKxlCnfknxFq1vzeQy1MpXZC2BTXNCvDmaCA0n5m6fYTf8rx4K0V_v3q1/s1600/kanser_yemek_beslenme.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="328" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZKS9VOD5AXYVhD2GQ7clbDYTViLdpua5OZMnLdUJa0V4kS7mCps2EEt0MrHXUsnbHIwu3h6iRgKmHKxlCnfknxFq1vzeQy1MpXZC2BTXNCvDmaCA0n5m6fYTf8rx4K0V_v3q1/s400/kanser_yemek_beslenme.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
Bu vesile ile okuduğum Ayşegül Çoruhlu'nun Tokuz ama Açız kitabından özetlediğim alkali beslenme bilgilerini paylaşayım. Okuyan 3-5 kişi beslenmesine bir parça dikkat etse, ne mutlu bize. Ne kadar erken uyarsak bu kurallara o kadar iyi. Benim uyup uymadığım bir başka blog yayınının konusu, ama fena durumda değilim :)<br />
<ul>
<li>Şeker yasak!</li>
<li>Un da yasak, sadece karabuğday unu kullanılabilir.</li>
<li>Et tüketimi az, yendiği takdirde et miktarının 3 katı sebze ile beraber yenmeli. Et de büyük baş hayvanlara ait kırmızı etten sakınılmalı, yenecekse koyun tercih edilmeli. Beyaz et, kırmızı etten iyi, tabii hepsinin organik olduğu durumlarda. Balık ise tavuktan daha fazla tüketilebilir. Yumurta yenebilir.</li>
<li>Bol sebze yenmeli, sebze suları içilebilir. Sebzeler mümkünse çiğ, yoksa buharda pişmiş, o da olmuyorsa haşlanmış, haşlama da çekilmiyorsa zeytinyağlı pişmiş olmalı.</li>
<li>Yağın yanmasından kaçınılmalı, kızartma zaten yok!</li>
<li>Ama yağlı beslenmeden kaçınılmamalı, önemli olan iyi yağları tüketiyor olmak. Zeytin yağı, hindistan cevizi yağı, keten tohumu yağı, tereyağ gibi.</li>
<li>Omega 3 mutlaka yeterince alınmalı, bunun için kavrulmamış badem, ceviz, dereotu, keten tohumu tüketilmeli.</li>
<li>Peynir ve yoğurtta koyun, keçi, manda tercih edilmeli. Peynirlerden lor peyniri en iyisi. Süt yerine kefir tercih edilmeli.</li>
<li>Baklagiller rahatlıkla tüketilebilir. </li>
<li>Her ne kadar doğal olsa da meyvede şeker bulunduğu için dikkatli tüketilmeli.</li>
<li>Suya limon sıkmanız, 1 lt. 1 çay kaşığı karbonat atarak içmeniz öneriler arasında. Karbonat işi tansiyonu oynatabiliyor, bu şartlarda eczanelerde satılan ph damlaları satın alınabilir.</li>
</ul>
<br />
<br />shttp://www.blogger.com/profile/04376550491568666198noreply@blogger.com0