Çarşamba, Eylül 25, 2013

Doyamadım tatillere - Alışamadım bölüme

Doyamadım tatillere... Tatile kafam gelmese daha iyi olacak ama kader utansın ayrılamıyoruz. O yüzden yetmiyor tatil, yeterince dinlenmek mümkün olmuyor. Battıkça batan bir ülkede, pis bir dünyada yaşamak, safi zarar bir türe ait olmak, akıllara ziyan...

Bu yaz gezdim aslında, sezonu Prag-Viyana turu ile açtık. Hatta tura Münih bile sıkıştırdık. Turgay'ın eşliği ile keyifli bir gezi oldu. Prag'da trenle Pilsen şehrine - Pilsen biralarının doğduğu yere geçtik, bira fabrikası gezdik. Fıçılarda yapılan biraları gördük. Ben Viyana'ya bayıldım. Avrupa'daki favori şehrim ilan ettim kendisini.

Sonrasında annemlerle 1 hafta Antalya / Xanadu yaptık, sincap kovaladığımız bir tatil :) Birkaç hafta peşinden bir Antalya daha patlattık, bu sefer Adrasan. Ama bu sefer bomba ve alışılmadık bir grupla. Vildan, Gonca, Gökhan, Pınar, Fatma ve Turgay'la bir yeniden buluşma denebilir. Geçen hafta ise Bodrum.

Bu hafta ise Ankara! Acı gerçekler! Kayıt haftası! Bölüm hatta üniversite Kızılay'da bir sebze meyve pazarı gibi. Seçmeli ders kapmaya çalışan öğrenciler, yeni düşmüş, kampüste kaybolan çömezler. Dönemin başından devamsızlık pazarlığı yapan çakallar. İşin kötüsü geçen dönemden beri danışmanlığım da var artık.

Acımasızca soğuyan hava, yoğunlaşan trafik, dolaptan çıkan montlar, asılmış suratlar. Ne diyelim hoş geldin sonbahar...

Perşembe, Eylül 12, 2013

Luxus - Bir Kadeh Daha Ver



Antalya'da bir Olimpos gecesinde Eski Yeni'de Luxus'un keşfi... 
Ada Sahilleri de favori parçalarımdan.

Not: Dostlarla (Turgay'ından Gökhan'ına, Gonca'sından Vildan'ına, Pınar'ından Fatma'sına tam 12 kişilik bir ekiple) Adrasan'da tatile gidildi. Deniz Otel'de kalındı. Çok eğlenildi. Bunlar da not düşüle, güzel günlerde yazıla...)

Çarşamba, Eylül 11, 2013

Yeminlen çok bunaldım artık!

Tam bir parça toparlar gibi oluyorum ruhumu, yeniden başlıyorlar daraltmaya.
Duyarsızlaşmak zorunda hissediyorum, yoksa nefes alamıyorum.
Duymamış gibi ise hiç yapamıyorum, yine kesiliyor nefesim.
Özetle ben her koşulda boğuluyor, devamlı ağlıyorum...

Not: 22 yaşında biri daha öldü gezi olaylarında...