
havadan sudan, içten, hayattan, ondan, bundan,
şundan,
bunaldıkça, güldükçe, paylaşmak icin...
Cuma, Mayıs 29, 2009

Salı, Mayıs 26, 2009

Pazartesi, Mayıs 25, 2009
Cuma, Mayıs 22, 2009

Yanlış hatırlamıyorsam daha önce de belirttim, bu dirsek çürütmek meselesi okumak için çok çaba sarf etmek şeklinde yalnızca bilişsel ve duyuşsal olarak yorumlanamaz. Aynı zamanda fiziksel bir durum da söz konusudur. İnsan masa başında çalışırken devamlı dirseklerine yüklenir ve dirsekleri ağrır. Bu günümüz bilgi çağında ve bilgisayar başında da böyledir. Tıpkı şu an benim dirseklerimin acaip ağrıdığı gibi.
Perşembe, Mayıs 21, 2009

Çarşamba, Mayıs 20, 2009
Pazartesi, Mayıs 18, 2009


Perşembe, Mayıs 14, 2009

Çarşamba, Mayıs 13, 2009

Oysa ben çiçekler süslerken dalları, aşkımla oynaşmak, öpüşüp koklaşmak, kırlarda yuvarlanmak istiyorum, bir de bıdı bıdı konuşup, ona bir şeyler anlatmak; bir yere geç kalmadan, telaş içinde olmadan, yapacak çok işimiz var diye endişeye kapılmadan, uzun uzun, rahat rahat baharın keyfini çıkartmak istiyorum...
Salı, Mayıs 12, 2009
Cuma, Mayıs 08, 2009
Pazartesi, Mayıs 04, 2009
hani konferans düzenliyoruz demiştim ya, o bu hafta. bir de bir laf var ya " başımı kaşıyacak vaktim yok" haliyle o da bu hafta... doktora yeterlik için yapılan geri sayım, "ay"la değil haftayla yapılır oldu, o da var bu arada. düğün yaklaşıyor, gittiğim gelinlikçiler artık sipariş vermeniz lazım, yetişmez diyor, bir de bu var. ha bir de verdiğim dersin yükü gittikçe yoğunlaşıyor, o var. var allah var... off...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)