Cuma, Eylül 17, 2010

Azcık da tatilden bahsedeyim bari. Antalya'da daha doğrusu Alanya İncekum'da Pegasos'ta kaldık, benimkilerle. İncekum Antalya'da en sevdiğim yerlerden biri, neden mi, kumu ince de ondan :P Akdeniz'i özellikle belli bölgelerini, Ege'den daha çok seviyorum, en azından deniz bakımından. Dalgalarla boğuş, denize yürüyerek gir, denizde dudakların morarmadan saatlerce kal, ayağın yere basabildiği için istediğin oyunları oyna, kaydırmacadır, amuda kalkmacadır... Tamam hele ki dalgaya binip kıyıya kadar gidersen (vücut-sörfü diyelim) için dışın kum oluyor, ama olsun, kayaya çarptım da ayağım mı yarıldı, yosunlar bacağıma mı dolandı, iskelenin merdiveni elimi mi kesmiş, ha tabii bir de yaz ortasında soğuktan dişlerinin takırdaması derdi yok. Akdeniz - Ege karşılaştırmasıyla uzattığımız bu bölümü arkada bırakıp, Bodrum'a atlıyorum. Ne de olsa Antalya ile ilgili ufak bir girdiyi önceden yapmıştım.
(http://kendicapimda.blogspot.com/2010/09/deniz-kum-gunes-temiz-hava-bol-gda.html)


Bodrum'da da kayınvalide ve kayınpederin yanına yazlığa gittik. Bir başka cins herşey dahil sistem de oradaydı, sağ olsunlar gelinlerine pek düşkünler :) Ne yerim, ne severim, nerede gezmek istersim devamlı onun derdindeler. Aslında kankalarımız Öykü-Görkem de Bodrum'a geldi, ancak onlarla sadece tek bir gün çakıştı programımız. Biz de onu günü bir arada geçirdik, önce denizde titremece, sonra mangal sefası, maç keyfi (Dünya Basketbol Şampiyonası - hmm dur bakayım hangi maçtı, yarı finale kaldığımız maç olması lazım) ve gece 12'de Bodrum gecelerine kavuşma. Körfez'i özlemişim. "Sevgili" olmayı özlemişim, keşke daha çok zaman geçirebilseydik Körfez vb'de.

Kısaca aile saadetiyle dolu bir yaz oldu bu, kocacımın izin sıkıntısı nedeniyle romantik ya da arkadaşların olduğu bir program yapmaya fırsatımız olmadı. Önümüzdeki sene bunun acısını fazlasıyla çıkarırız umarım...

3 yorum:

Gonca dedi ki...

Gonca likes :)- Facebooktaki gibi bir parmak işareti olsaydı klavye yerine fareyle halledecektim bu etkinliği :)

s dedi ki...

Tam seni geçirdim aklımdan, su almaya giderken gözümün ucuyla baktım masana (ki artık Güzin oturuyor), ah dedim ya Gonca burada olsaydı, şu odaya kesin dalardım su molasında ve hatta çıkmak bilmezdim... Özledim :(

Gonca dedi ki...

Ya ben ya bennn :( Hem de çok. Kucaklıyorum burdan, olabildiğince sıcağından.