Cumartesi, Mayıs 06, 2006

"O"nun Doguşu

hani her bakisinizin anlamini bilir o,
bi cumleye baslamak icin "ilk once, genelde, eskiden" diye 3 kelimeyi pespese dizip devamını kuramadıgınızda bile anlamistir coktan derdinizi.
sevdiginiz yemegi bilir, tipki sizin onun ispanaga "hayir" diyemeyecegini bildiginiz gibi,
"hadi makarna yapalim" diyecegi zamani da.
ya da "sana portakal suyu aldim" diyebilir sen istemeden,
veya "koymayin o cola icmez" cumlesini kurabilir yeri geldiginde.
telefonun ucundan anlayabilir, yaninizda birileri oldugu icin rahat konusamadiginizi ve sadece yes/no questionlari sormasi gerektigini.
gunun her saati aranabilir her konuda,
can sıkıntısına da yurekteki kıpırtıları paylasmaya da birebir gelir.
"o masan toplanmadan gelmem sana ders calismaya" dediginde, toplarsiniz aylardir kendiniz icin el surmediginiz masanizi,
dans provasindan ciktiginizda ve aksama opera'da gosteriniz oldugunda, o birkac saatlik arada yorgunluktan koltukta sizdiginizda yerlestiren o olur bulasiklari,
sinav icin, kimin hangi kismin kopyasini hazirlayacagina dair birlikte plan yaptiginiz da.
karisinca akliniz danismaniz gereken odur, cunku o yaptiginiz her seyin nedenini sizden iyi bilir.
onu delirtirsiniz bazen, o da sizi ara sira,
ama bi turlu gerceklestiremez, sizi o kayaliktan asagi yuvarlama planlarini,
hatta birbirinizden birkac hafta bile ayri kalamazsiniz.
turk kahvesi istediginde caniniz, kalkip yapan odur, kendi evinizde bile.
zaten artik misafiri degildir evin,
o kardesinizdir, anne-babanizin bir baska kizidir.
herkes ozler onu, tek siz degil.
kiskanirsiniz bile bazen...
o dogum gunu geldiginde sadece "dogum gunun kutlu olsun" denemeyecek kadar cok degere sahiptir.
yo yoo hediye almak degil olay, hatta yillar olmustur, dogum gunleri yeni yillarda birbirinize hediye almayali,
gecmistir hediye devri arkadasliginizin, az buz degil 17 yil olmus tanisali,
12-13 de can ciger kuzu sarmasi olali.
"birlikte buyuduk" demeniz gayet dogru olur, tipki ayni anda dikilen iki fidanin birbirine dolanarak buyumesi gibi,
ayirmaya kalksaniz dallarini kiracaginiz, hatta birini kesmeden ayiramayacaginiz gibi, ne de olsa kokleri karismistir birbirine.
ayni anda ayni seyi dusunmek gibi bi ozelliginiz vardir,
ayni fikirde olmadiginizda da birbirinizin neyi niye farkli dusundugunu anlayacak alt yapiniz,
ve anlamadiginizda tartisacak dayanikliliginiz, Asli ayirmaya calissa da bilirsiniz o tartismanin dostlugunuzun tek bi kirintisini bile yok edemeyecegini...
"iyi ki dogdun" demek gerek ona, "iyi ki varsin"
"sen olmasan, ben bu olmazdim cunku"
"belki de bu kadar guzel olmazdi hayat"
sayende gittigim & hayran oldugum amelie'nin film muziklerini dinleyerek yaziyorum bunlari,
baksana her yerde, her seyimdesin, masamdaki kagida bakiyorum "tam pelin'e not yazmalik" diye bi kenara ayiriyorum,
atiyorum elimi kalemlige, mora uzaniyor elim "pelin mor sever" diyorum icimden.
ayagimda bodrum da beraber hirpaladigimiz ayakkabilarim,
hani su bienali gezmeye gunubirlik istanbul'a gittigimizde,
senin sirf benim icin katlandigin cocugun da oldugu bodrum...
yaz yaz bitmeyecek kadar aninizin oldugu,
sevmekten yorulmayacaginiz,
beraber olmaktan usanmayacaginiz insan o.
o en yakin arkadasiniz.
kankaniz, caniniz...
o "iyi ki dogan, iyi ki varolan"
dogum gunun kutlu olsun dostum,
80.mumu beraber uflemek dilegiyle...

SENI COK SEVIYORUM

Hiç yorum yok: