"Yaralı Melekler" diye bir kitap okudum, Barbara Gowdy'e ait. hosuma
gitti, etkilendim... hatta oyle ki, okurken uyuyakaldigim ve sabah
uyanir uyanmaz devam ettigim oldu. dun gece de sonlandirmak icin 2 saat
durmadan okudum, gozlerimi kapattigimda 3'u geciyordu. cok tuhaf seyler
hissettim okurken. bazen güldüm, düsündüm, kızdim, agladim... aslinda
oyle etkileyici bi konusu yoktu ama karakterler oyle iyi cizilmistiki,
hani sokakta gorsem tanirim ya da nerede ne tepki vereceklerini
bilirim...
arka kapaga bir göz atalim:
Yaralı melekler, dengesiz, öfkeli bir baba ve dünyaya küsmüş bir annenin
yanında büyüyen 3 kız kardeşin şaşırtıcı, ürkütücü öyküsü. şişman ve
iyi yürekli Norma, zayıf ve öfkeli Lou, erkeklerle kolay ilişkilere
giren Sandy; sırlarla çevrili bir aile ortamında, babalarının kabaran
öfkesi ve bütün gününü televizyon başında, viski içerek geçiren
annelerinin ilgisizliği arasında, kendi kendilerini ve birbirlerini
koruyan, kollayan, büyüten, birbirlerine müthiş bağlı3 genç kız. Tek
amaçları hayatta kalmak. Annelerini hayata küstüren babalarının yaşamını
saptıran sırrı öğrendiklerinde ne yazık ki trajik son çok yaklaşmıştır.
iste o annenin ilgisizligine, kizlarini oylece kimsesiz birakmasina
deliriyor, babanin dengesizligine, kizlarina kaldirdigi ellerine lanet
ediyor, Sandy'nin yaptiklarini ayipliyor, bir yandan kiziyor ama
safligina verip aciyor, Lou'nun her an bir delilik yapmasindan korkuyor,
Norma'yi sarip sarmalamak, "ben seni seviyorum" demek istiyorsunuz
okurken. iste oyle bişi...
yeni bi kitapta bulusmak dilegimle...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder