Perşembe, Şubat 25, 2010

Gece ya da hafta sonunda çalışmıyor olmak ne zamandan beri vicdan azabına sebep oluyor acaba bende? Mesailer neyime yetmiyor, niye yetmiyor? Bana verilen maaş sadece o saat aralığı için değil mi de, geri kalanlarda çalışmamak sinirimi bozuyor? Tam olarak ne ödülü kazanacağım bu fazla mesailerim sonunda? Beni kimler takdir edecek? Ne kadar alkış toplayacağım acaba?

Yaptığım her iş düzgün olmak zorunda mı? Ne olur bir öğrencinin de isteğini önemsemesem, çabalamasam onun işi için, ne olur dekanlıktan gelen bir görevi de harbi yapmak yerine "hallediversem", ne olur millet tam metnini bile yollamaya tenezzül etmezken ben makale kıvamında yazmasam bildirilerimi? Yıpratmasam bu kadar kendimi, biraz umursamaz, biraz vurdumduymaz olabilsem...

Sahipsiz kalmış her işi sahiplenmesem, tanıdığım tanımadığım, sevdiğim sevmediğim herkesi, herşeyi koruyup, kollama huyumdan vazgeçsem. Ama olmuyor işte, sütüm bozuk! Ben, benin anasını da bilirim babasını da, hatta aynı ebeveynin bir diğer bebesini de.

2 yorum:

Namso Neglo dedi ki...

Sütünüz bozuk değil. Kalbinizde sorun. Kalp izin vermeyince böyle aksaklıklar çıkar. Kalbinizi takmamaya çalışın. Herkes gibi kötü olmaya özen gösterin...

Adsız dedi ki...

Bu yüzden seviyorum seni.

Gürk...