havadan sudan, içten, hayattan, ondan, bundan,
şundan,
bunaldıkça, güldükçe, paylaşmak icin...
Perşembe, Eylül 21, 2006
hamur
dun aksam eve gittim, once kopegi
gezdirdim, sonra geleneksel cay saatimizde biseyler yiyip ictim,
ardindansa hakan'in bana aldigi hamurlardan renk renk kapip mutfak
masasina getirdim. gunlerdir aklimdaydi hamurlarla oynamak. bi suru sey
yaptim, yildiz, papatya, kadin, fare, yilan, gul, kurdele, kus ve cok
cesitli soyut nesneler. annem de katildi bana. o da bi suru sey yapti.
ama o eserlerinde cesitli renklerde hamurlar kullandi, oysa ben -duzeni
seven insan- renkleri karistirmak istemedim. "hamurlarimi karistirma"
diye soylene soylene yaptim biseyler, o da "oyleyse al oyuncaklarini git
evimizden" seklinde cevapladi beni. bazen onun yaptiklarini kiskandim,
benzerlerini yaptim. o bicak kullanmaya baslayinca hamurlarinda, kostum
ben de bi catal kaptim. bazen de kiskancligi bir tarafa birakip
yardimlastim. turuncuyu istedi vermedim, kirmizi istedim vermedi. ana
okulundan iki arkadas gibiydik, cok eglenceliydi:) yaptiklarimizin
resmini cektik, uzunca bi sure mutfak masasinda sergiledik, yatmadan
once de bozduk. tekrar tesekkurler hakan:)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder