Bunca gözlemi, satır satır aklıma yazıyorum. Tüm duygularımı kalbimde derinlere gömüyorum. Düşüncelerimi kat kat içimde biriktiriyorum. Blogada ancak şunu yedim, bunu içtim, oraya gittim diye dökülüyorum. En kolayı bu oluyor da ondan sanırım.
Jim 'N Nick's'teydik Demet ve Zekai ile. Dakika başı masaya gelen, en son sofrada içecekler varken, 'hesap için hazır mısınız?' diye bizi dürten, sinir olduğum garson ve onun saçtığı negatif enerjiden nasibini alan masamızla değişik bir deneyimdi benim için.
Avondale Vanillaphant Porter denedim, oysa Sweetwater 420 denesem daha mutlu olurmuşum onu fark ettim. Hatırlatın da Porter denemeyeyim başka. Gerçi Samuel Adams'ınkileri sevmiştim sanki...
İşte öyle...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder